Bayer, Prostat Kanseri Hastalarının Yaşam Kalitesini Korumaya Odaklanıyor

Bayer, her yıl dünya genelinde yaklaşık 1.5 milyon erkeği etkileyen prostat kanseri alanındaki bilimsel araştırmalarını ve hasta odaklı çalışmalarını sürdürüyor. Şirket, hastalığın farklı evrelerinde yalnızca yaşam süresine değil, aynı zamanda yaşam kalitesinin korunmasına da odaklanıyor. Hasta odaklı bu anlayış, Bayer’in prostat kanseri alanındaki çalışmalarının merkezinde yer alıyor.

“Bayer olarak, prostat kanseri alanında global sağlık standartlarının gelişimine katkı sağlamayı hedefliyoruz.” diyen Bayer Global Klinik Geliştirme Lideri Dr. Iris Kuss, sözlerini şöyle sürdürdü: “Amacımız, yalnızca hastaların yaşam süresine değil; yaşam kalitesine de odaklanmak. Bu doğrultuda, hastaların ihtiyaçlarını merkeze alan kişiselleştirilmiş yaklaşımlar üzerine çalışmalar yürütüyoruz.”

UH Seidman Kanser Merkezi Klinik Genitoüriner Tıbbi Onkoloji Araştırma Programı Direktörü Dr. Pedro Barata, “Tıbbi onkologlar olarak amacımız, kanıta dayalı tedavilerle hastalar için en iyi sonuçlara ulaşmayı desteklemek. Bu doğrultuda, hastaların yaşam kalitesini artıran ve tedavi süreçlerini kolaylaştıran yenilikçi yaklaşımların önemine inanıyoruz” dedi.

Hasta Perspektifi: Ortak Karar Almanın Önemi

Etkinlikteki panelde yer alan Avrupa Prostat Kanseri Hasta Koalisyonu Europa UOMO Başkanı Dr. Erik Briers, kanser yolculuğunda ortak karar almanın önemine dikkat çekerek şunları belirtti: “Prostat kanseriyle yaşanan süreç, her hasta için son derece kişisel bir yolculuk. Kişilerin kendi tedavileriyle ilgili bilinçli kararlar verebilmeleri oldukça önemli. Europa UOMO olarak hedefimiz, erkeklerin kendilerini bilgili, güçlü ve tedavi planlamalarının her aşamasında aktif hissedebilmelerini sağlamak; bu doğrultuda, ortak karar alma yaklaşımını tam anlamıyla benimsemektir.”

Tanıdan Tedaviye: Prostat Görüntülemede Yeni Bir Yaklaşım

Basın toplantısında ayrıca prostat kanseri görüntüleme alanındaki yenilikler de ele alındı. Bu gelişmeler, doğru tanının konulması, hastalığın evresinin belirlenmesi ve tedavi sürecinin izlenmesine önemli katkı sağlıyor. Manyetik rezonans görüntüleme (MRG), prostat kanseri tanısında son zamanlarda hassas ve non-invaziv bir yöntem olarak öne çıkıyor. Verilere göre, genel MRG uygulamaları son yıllarda her yıl ortalama %2 oranında artarken, prostat MRG’sinde bu oran ortalama %5 düzeyinde seyrediyor. Gelişmiş görüntüleme teknolojilerinin yaygın olarak kullanıldığı ülkelerde, 2024 yılında yaklaşık 600.000 prostat MRG uygulaması gerçekleştirildi.

Bayer’in desteklediği PROKOMB adlı çalışmada yaklaşık 600 katılımcı yer aldı. Çalışma, prostat kanseri alanında MRG’nin tanı süreçlerindeki rolünü değerlendirmek amacıyla yürütüldü. Elde edilen bulgular, bu alandaki bilimsel çalışmalara katkı sağlıyor.

Charité Berlin Radyoloji Bölümü ve LuisenMRT Medikal Direktörü Prof. Dr. Bernd Hamm, PROKOMB çalışmasına ilişkin bulguları paylaştı. Prof. Hamm, prostat kanseri alanında yürütülen araştırmalarda MRG’nin tanı süreçlerindeki olası rolünün değerlendirildiğini ve bu bulguların gelecekteki çalışmalara ışık tutabileceğini ifade etti.

Bayer Radyoloji Medikal İşler Başkanı Dr. Peter Seidensticker ise şunları söyledi:

“Radyoloji alanında lider bir kurum olarak, bilimsel araştırmalara katkı sunmaktan ve tıbbi görüntüleme alanındaki yeniliklerin gelişimini desteklemekten büyük bir memnuniyet duyuyoruz.”

Prostat Kanseri: Küresel Bir Sağlık Sorunu

Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türü ve kansere bağlı ölümlerin en yaygın beşinci nedeni. 2022 yılında dünya genelinde yaklaşık 1.5 milyon erkek prostat kanseri tanısı alırken, yaklaşık 397.000 kişi hastalık nedeniyle hayatını kaybetti. Bu sayının önümüzdeki yıllarda önemli ölçüde artması ve tanı konan hasta sayısının 2040 yılına kadar yıllık 2,9 milyona ulaşması bekleniyor. Tüm ilerlemelere rağmen, prostat kanserinin erken tanısından ileri evre tedavi süreçlerine kadar farklı aşamalarında hâlâ karşılanmamış önemli ihtiyaçlar bulunuyor. Bu durum, hastalığın yönetiminde yenilikçi yaklaşımlara duyulan ihtiyacın devam ettiğini gösteriyor.